Gününihtiyaçlarına cevap vermekte zorlanan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun yerinialan Yeni TTK ile acentelik ilişkisi yeni bir boyut kazanmıştır. Eski kanundöneminde ortaya çıkan kanun boşlukları mahkeme kararları ile giderilmeyeçalışılmış ancak denkleştirme tazminatı, komisyon alacakları veya sözleşmeninsona ermesinden kaynaklanan sorunlara sınırlı çözümler sunulabilmiştir. YeniTTK ile özellikle acentenin komisyon (ücret) alacağı, denkleştirme tazminatı,rekabet yasağı anlaşması detayları ile düzenlenmiştir. Genel olarak eski kanundönemindeki temel mantık yeni kanunda da devam etmekle beraber uygulamada pekçok sorunun net çözümlere kavuşacağı görülmektedir. Yenikanunun en temel özelliği genellikle ekonomik olarak güçsüz durumda bulunanacenteleri koruyucu hükümlerin emredici olarak düzenleme konusu yapmasıdır.Acenteye hak kaybı yaratacak durumların sınırlı olarak sayılması, girişimözgürlüğünü kısıtlayan kayıtların şekil ve esastan sıkı ölçülere bağlanması, buyaklaşıma örnek verilebilir. Diğer önemli bir değişiklik ise acentenin yanındamüvekkilin hak ve yükümlülüklerin düzenlenmiş olmasıdır. Buna karşın acenteninsır saklama yükümlülüğü ve finansal sorumluluğunu arttıran kayıtlar (del credere clause) açısından herhangiaçık bir düzenleme yapılmamıştır. Yeni düzenlemeye büyük ölçüde Alman TicaretKanunu ve Avrupa Birliği’nin acenteliğe ilişkin direktifi esin kaynağıolmuştur.